SEMİNER | Dr. Pınar Büyükakpınar: "Sıvı girişi ile tetiklenen faylarda yavaş ve hızlı kayma hareketi: İzlanda ve Kuzeybatı Bohemya bölgesinden örnekler" (18.12.2024)
18 Aralık 2024 Çarşamba günü, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Yönetim Binası Toplantı Salonu'nda, GFZ araştırmacısı Dr. Pınar Büyükakpınar tarafından "Sıvı girişi ile tetiklenen faylarda yavaş ve hızlı kayma hareketi: İzlanda ve Kuzeybatı Bohemya bölgesinden örnekler" konulu seminer düzenlendi.
Sıvı girişi ile tetiklenen faylarda yavaş ve hızlı kayma hareketi: İzlanda ve Kuzeybatı Bohemya bölgesinden örnekler
İzlanda ve Kuzeybatı Bohemya'daki sıvı girişi ile tetiklenen fay hareketlerini inceleyen bu çalışma, modern sismik analiz yöntemlerinin kullanımını içermektedir. İzlanda’da, 2020 yılında Reykjanes Yarımadası'nda meydana gelen üç büyük deprem fırtınası, sıvıların ve tektonik streslerin etkileşimi sonucunda ortaya çıkmıştır. Mikrodeprem kümeleri, derin kabuktan yukarı doğru göç eden magmatik sıvıların yüzeydeki faylarla etkileşimiyle tetiklenmiştir. Moment tensör analizleri, bu depremlerin çoğunlukla eğik açılı yapılar ve Riedel kayma mekanizmalarını yansıttığını göstermiştir. Ayrıca, magmatik sıvıların girişinin bölgesel deformasyon ve yüzey kırıklarını yeniden aktif hale getirdiği gözlemlenmiştir.
İzlanda’daki 2020 depremlerinin yerlerinin az hata ile tayin edilmesi, bölgedeki volkanik aktiviteyi daha iyi anlamamıza olanak tanımaktadır. Özellikle, bu depremler 2021 ve 2023 yıllarında başlayan Fagradalsfjall ve Grindavík bölgelerindeki volkanik aktivitelere ışık tutmaktadır. Bu depremler, derin kabuktan yukarı doğru göç eden magmatik sıvıların, yüzeydeki faylarla etkileşimi sonucu tetiklenmiştir ve sıvıların levha sınırlarında ve fay sistemlerinde yarattığı karmaşık süreçler hakkında değerli bilgiler sunmaktadır. Bu sismik veriler, gelecekteki volkanik patlamaların zamanlamasını ve yerini tahmin etmek için önemli ipuçları sağlamaktadır.
Kuzeybatı Bohemya'da, Mart 2024'te Klingenthal bölgesinde on yıllar süren sessizlikten sonra meydana gelen büyük deprem kümesi, yapay zeka destekli Qseek algoritması kullanılarak yüksek çözünürlüklü sismik kataloglarla analiz edilmiştir. Bu olaylar, derin kabuktan üst kabuktaki kırılgan faylara sıvı girişinden kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. İlk sıvı dalgası düşük yoğunluklu CO2 içeriğiyle hızlı bir şekilde faylara ulaşmış, ardından daha yavaş hareket eden ve daha büyük hacme sahip sıvılar radyal sismisite yayılımını tetiklemiştir. İkinci radyal büyüme, magmatik sıvıların önceden var olan fay zonlarına ulaştığını göstermektedir. Fay mekanizmaları genellikle eğimli normal faylanma olarak belirlenmiş, bu da bölgenin tarihsel olarak NS doğrultusunda faylanma ile tanımlanmasından farklı bir özellik göstermiştir.
Bu iki bölgedeki bulgular, sıvıların fay sistemleriyle karmaşık etkileşimlerinin, magmatik ve tektonik süreçlerin nasıl şekillendiğini anlamamıza yardımcı olmaktadır.